Çerez Ayarları

Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.

Analitik Çerezler

Kişisel Veri Saklama ve İmha Politikası


Bu işlem birkaç saniye sürebilir lütfen bekleyiniz.

1. BÖLGELERARASI TOPLANTI


9-10 Haziran 2006 tarihlerinde Türk Eczacıları Birliği’nin bu dönemki ilk bölgelerarası toplantısı Kuşadası’nda yapıldı. Merkez Heyetinin ilan ettiği gündem maddeleri genel sorunların görüşülmesi ve aile hekimliği tartışması ve e-reçete sunumundan ibaretti. Oysa eczacıların varoluş mücadelesini en sıkı vermeleri gerektiği bir dönemden geçmekteyiz. “Eczacı ortaklığı” ve “zincir eczane” tartışmaları, Sağlık Bakanlığı yüksek bürokratları, ilaç dağıtım sermayesi ve yabancı sermaye temsilcileri tarafından gündeme getirilmiş durumda. Ve son olarak da AKP Diyarbakır milletvekili Aziz Akgül’ün eczanelerin birer sağlık işletmesi olması gerektiğini ve meslekten olmayan kişi ve sermaye gruplarının eczane açabilmeleri doğrultusunda bir yasa teklifini Meclis’e vermesiyle zincir eczane tehditi somut hale geldi.
Bu koşullarda yapılan Bölgelerarası Toplantının gündem maddelerinin başında kaçınılmaz olarak 6197 sayılı yasa olması gerekirken, Merkez Heyeti bu konuyu gündemine almamıştı. Yine iş bizim 11 odamıza düştü. 6197 ile ilgili görüşme açılması doğrultusunda Merkez Heyetine götürdüğümüz öneri sonucunda, bu nokta gündeme alınarak tartışmanın merkezini oluşturdu. İstanbul ve birlikte davranan eczacı odaları tehlikenin çok büyük ve hemen kapıda olduğunu vurgulayarak, tek çözümün seçimsiz bir TEB Olağanüstü Genel Kurulu olduğunu belirttiler. Sözkonusu genel kurulda 6197 ile ilgili Türkiye’deki 23 bin eczacının “eczacı ortaklığı” ve “zincir eczane”nin yolunu açacak bir yasa değişikliğini kabul etmeyeceklerini, buna karşı direneceklerinin kongre kararı haline getirilmesini talep ettiler. Ancak bu ciddiyette bir olağanüstü birliktelik ve kararlılık tavrı bu saldırıyı püskürtebilir diye düşünüyorduk.
Yapılan konuşmalar sonucu odaların çoğunluğu olayın önemini teslim ederek mutlaka bir şeyler yapılması gerektiğini bildirdiler. Öte yandan Merkez Heyeti ve koşulsuz yandaşı olan odalar Olağanüstü Genel Kurulun seçimsiz olsa bile gereksiz olduğu, sorunun abartıldığı yönünde yorumda bulundular. Sorunu gündeme getiren, tartışmaya açan ve Olağanüstü Genel Kurul talep eden, vakit kaybetmeden kamuoyunu etkileyecek büyük bir meslek direnişini başlatmak gerektiğini söyleyen odaları, muhalefet şovu yapmakla suçladılar.
Görünen o ki her zaman olduğu gibi iş yine bizlere düşecek, Olağanüstü Genel Kurul toplama çabasına gireceğiz.
Bölgelerarası toplantının ikinci önemli gündemini SSK başta olmak üzere kamu kurumlarında yaşanan sorunlar oluşturdu. Eczacı odası başkanlarının çoğunluğu SSK kesintilerinden, iadelerden, uygulamadaki belirsizliklerden şikayetlerini dile getirdiler.
1. Bölgelerarası Toplantının umut verici tarafına gelince; giderek daha çok odanın bizler gibi sorunları önemsediğini ve giderek daha çok birlikte bir karşı duruş gerekliliğinin görüldüğünü gözlemledik. Bu eğilimin ortaya çıkmasının ardından, Merkez Heyetinin edilgen politikasına güven duymayan ve muhalefetin güçlendirilmesine inanan çok sayıda odanın katılacağı bir toplantı düzenlenmesine karar verildi. 25 Haziran’da İstanbul’da yapılacak olan toplantının iki temel gündemi olacak: 6197 sayılı yasadaki değişiklik ve eczacıları bekleyen tehlike konusunda ne yapılacağı tartışılacak; ikinci olarak kamu kurumlarında yaşanan sorunlar gündeme alınacak.
Bu arada bilindiği gibi Diyarbakır milletvekili Akgül’ün sunduğu yasa teklifinin gündeme alınmayacağı Meclis Sağlık Komisyonu tarafından açıklandı. Çok sayıda eczacı tarafından gösterilen tepkinin işe yaradığı da böylece görülmüş oldu.
1. BÖLGELERARASI TOPLANTI. 9-10 Haziran 2006 tarihlerinde Türk Eczacıları Birliği’nin bu dönemki ilk bölgelerarası toplantısı Kuşadası’nda yapıldı. Merkez Heyetinin ilan ettiği gündem maddeleri genel sorunların görüşülmesi ve aile hekimliği tartışması ve e-reçete sunumundan ibaretti. Oysa eczacıların varoluş mücadelesini en sıkı vermeleri gerektiği bir dönemden geçmekteyiz. “Eczacı ortaklığı” ve “zincir eczane” tartışmaları, Sağlık Bakanlığı yüksek bürokratları, ilaç dağıtım sermayesi ve yabancı sermaye temsilcileri tarafından gündeme getirilmiş durumda. Ve son olarak da AKP Diyarbakır milletvekili Aziz Akgül’ün eczanelerin birer sağlık işletmesi olması gerektiğini ve meslekten olmayan kişi ve sermaye gruplarının eczane açabilmeleri doğrultusunda bir yasa teklifini Meclis’e vermesiyle zincir eczane tehditi somut hale geldi. Bu koşullarda yapılan Bölgelerarası Toplantının gündem maddelerinin başında kaçınılmaz olarak 6197 sayılı yasa olması gerekirken, Merkez Heyeti bu konuyu gündemine almamıştı. Yine iş bizim 11 odamıza düştü. 6197 ile ilgili görüşme açılması doğrultusunda Merkez Heyetine götürdüğümüz öneri sonucunda, bu nokta gündeme alınarak tartışmanın merkezini oluşturdu. İstanbul ve birlikte davranan eczacı odaları tehlikenin çok büyük ve hemen kapıda olduğunu vurgulayarak, tek çözümün seçimsiz bir TEB Olağanüstü Genel Kurulu olduğunu belirttiler. Sözkonusu genel kurulda 6197 ile ilgili Türkiye’deki 23 bin eczacının “eczacı ortaklığı” ve “zincir eczane”nin yolunu açacak bir yasa değişikliğini kabul etmeyeceklerini, buna karşı direneceklerinin kongre kararı haline getirilmesini talep ettiler. Ancak bu ciddiyette bir olağanüstü birliktelik ve kararlılık tavrı bu saldırıyı püskürtebilir diye düşünüyorduk. Yapılan konuşmalar sonucu odaların çoğunluğu olayın önemini teslim ederek mutlaka bir şeyler yapılması gerektiğini bildirdiler. Öte yandan Merkez Heyeti ve koşulsuz yandaşı olan odalar Olağanüstü Genel Kurulun seçimsiz olsa bile gereksiz olduğu, sorunun abartıldığı yönünde yorumda bulundular. Sorunu gündeme getiren, tartışmaya açan ve Olağanüstü Genel Kurul talep eden, vakit kaybetmeden kamuoyunu etkileyecek büyük bir meslek direnişini başlatmak gerektiğini söyleyen odaları, muhalefet şovu yapmakla suçladılar. Görünen o ki her zaman olduğu gibi iş yine bizlere düşecek, Olağanüstü Genel Kurul toplama çabasına gireceğiz. Bölgelerarası toplantının ikinci önemli gündemini SSK başta olmak üzere kamu kurumlarında yaşanan sorunlar oluşturdu. Eczacı odası başkanlarının çoğunluğu SSK kesintilerinden, iadelerden, uygulamadaki belirsizliklerden şikayetlerini dile getirdiler. 1. Bölgelerarası Toplantının umut verici tarafına gelince; giderek daha çok odanın bizler gibi sorunları önemsediğini ve giderek daha çok birlikte bir karşı duruş gerekliliğinin görüldüğünü gözlemledik. Bu eğilimin ortaya çıkmasının ardından, Merkez Heyetinin edilgen politikasına güven duymayan ve muhalefetin güçlendirilmesine inanan çok sayıda odanın katılacağı bir toplantı düzenlenmesine karar verildi. 25 Haziran’da İstanbul’da yapılacak olan toplantının iki temel gündemi olacak: 6197 sayılı yasadaki değişiklik ve eczacıları bekleyen tehlike konusunda ne yapılacağı tartışılacak; ikinci olarak kamu kurumlarında yaşanan sorunlar gündeme alınacak. Bu arada bilindiği gibi Diyarbakır milletvekili Akgül’ün sunduğu yasa teklifinin gündeme alınmayacağı Meclis Sağlık Komisyonu tarafından açıklandı. Çok sayıda eczacı tarafından gösterilen tepkinin işe yaradığı da böylece görülmüş oldu.