Çerez Ayarları

Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.

Analitik Çerezler

Kişisel Veri Saklama ve İmha Politikası


Bu işlem birkaç saniye sürebilir lütfen bekleyiniz.

ECZACI KAMUOYUNA


          9-10 Haziran 2006 tarihinde Kuşadası’nda toplanan TEB 35. Dönem Birinci Bölgelerarası Toplantı’nın gündemine 6197 Sayılı yasada yapılması planlanan değişiklikler ve özellikle eczanelerin eczacı olmayan kişilerin sahipliğinde açılması ile ilgili yasa önerisi damgasını vurmuştur. Ayrıca toplantıda kürsüye çıkan Eczacı Oda Başkan ve temsilcileri ortak söylem olarak SSK başta olmak üzere kamu güvenlik kuruluşlarında yaşanan sorunları gündem etmiştir. Tüm örgüt yöneticilerinin ortak görüş olarak eczane sahipliği ve eczacıların yaşadığı sorunlarda birleşmeleri sevindirici bir gelişme olarak değerlendirilmiştir. Yıllardır emek verilen 6197 sayılı yasanın meclise gelmesi beklenen bu günlerde bazı sermaye grupları tarafından sağlıklı yaşam ve vücut bakım ürünleri adı altında birçok şeyin satıldığı, eczane zincirlerine zemin oluşturacak olan mağaza zincirleri hayata geçirilmeye başlanmış, bu süreçte yasamıza bu zincirlerin yasal alt yapıların monte edilmeye çalışılmaktadır.
          Uluslararası sermaye grupları ve zincir eczane özlemi içindeki yerli işbirlikçiler, özlemlerini gerçekleştirmek için uygun bir zemin ve fırsat kollamaktadırlar. Bu amaçla, eczacı ortaklığını savunan bir grup eczacıya siyasi destekle sanal bir dernek kurdurulmuştur. Bir süre el altından yürütülen çalışmalar artık pervasız bir hal almıştır. Bu çabanın aslında zincir eczaneleri amaçlayan bir girişim olduğu aşikârdır. Pervasızlık öyle boyutlara ulaşmıştır ki, 6197 sayılı yasanın şekillendirildiği resmi bir toplantıda; Sağlık Bakanlığı yetkilileri, Türk Eczacıları Birliği temsilcileri ve eczacı milletvekilleri ile siyasi irade tarafından, bu dernek yöneticileri maalesef muhatap olarak kabul edilmişlerdir. Dernek temsilcileri toplantıya katılmakla kalmamış, katılımcılara ortak eczaneye bir diğer söylemle zincir eczaneye ilişkin projelerini dayatmaya varan bir üslupla kabul ettirmeye çalışmışlardır. Eczacı ortaklığını içeren ve kolayca sermaye ortaklığına, yani şirket modeline dönüşecek bir yasa taslağını orada katılımcılara sunmuşlardır.
          Çıkar gruplarının amaçlarını bugün için kabul ettirememiş gibi görünmeleri, verilen yasa teklifinin komisyon gündemine alınmamış olması sorunun çözüldüğü anlamına gelmemektedir. Eczacı örgütüne düşen görev sürekli teyakkuz halinde olmaktır. Bu bağlamda sorunun görüşülmesi, tartışılması, ortak iradenin daha belirgin olarak kamuoyu ve siyasi iradenin karşısında ifade edilmesi için eczacı örgütümüzü bir kez daha ortak tavır geliştirmeye çağırıyoruz.
          Başta SSK olmak üzere kamuya verilen ilaç hizmetinde; kesintiler, reçete iadeleri ve daima eczacı aleyhine yorumlanarak uygulanan Bütçe Uygulama Talimatı, eczacıları canlarından bezdirme noktasına getirmiştir.
          Tüm bu dayatmalar ve mesleğin yok edilmesi çalışmaları karşısında 26.000 eczacının iradesi ve kararlılığını ifade edecek bir tavır ortaya konulmalıdır.
          Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti’ni sorunun çözümüne önderlik etmek üzere çok ivedi olarak geniş katılımlı, sorunun tüm yönleri ile tartışılabileceği, zaman kısıtlaması olmayan bir Başkanlar Danışma Kurulu toplaması için göreve çağırıyoruz.

İSTANBUL ECZACI ODASI
İZMİR ECZACI ODASI
BURSA ECZACI ODASI
ESKİŞEHİR ECZACI ODASI
ANTALYA ECZACI ODASI
ERZURUM ECZACI ODASI
KAHRAMANMARAŞ ECZACI ODASI
ZONGULDAK ECZACI ODASI
TRABZON ECZACI ODASI
MERSİN ECZACI ODASI
KASTAMONU ECZACI ODASI
KOCAELİ ECZACI ODASI
AFYON ECZACI ODASI
ÇANAKKALE ECZACI ODASI
TOKAT ECZACI ODASI
ÇORUM ECZACI ODASI
AMASYA ECZACI ODASI
ECZACI KAMUOYUNA.           9-10 Haziran 2006 tarihinde Kuşadası’nda toplanan TEB 35. Dönem Birinci Bölgelerarası Toplantı’nın gündemine 6197 Sayılı yasada yapılması planlanan değişiklikler ve özellikle eczanelerin eczacı olmayan kişilerin sahipliğinde açılması ile ilgili yasa önerisi damgasını vurmuştur. Ayrıca toplantıda kürsüye çıkan Eczacı Oda Başkan ve temsilcileri ortak söylem olarak SSK başta olmak üzere kamu güvenlik kuruluşlarında yaşanan sorunları gündem etmiştir. Tüm örgüt yöneticilerinin ortak görüş olarak eczane sahipliği ve eczacıların yaşadığı sorunlarda birleşmeleri sevindirici bir gelişme olarak değerlendirilmiştir. Yıllardır emek verilen 6197 sayılı yasanın meclise gelmesi beklenen bu günlerde bazı sermaye grupları tarafından sağlıklı yaşam ve vücut bakım ürünleri adı altında birçok şeyin satıldığı, eczane zincirlerine zemin oluşturacak olan mağaza zincirleri hayata geçirilmeye başlanmış, bu süreçte yasamıza bu zincirlerin yasal alt yapıların monte edilmeye çalışılmaktadır.           Uluslararası sermaye grupları ve zincir eczane özlemi içindeki yerli işbirlikçiler, özlemlerini gerçekleştirmek için uygun bir zemin ve fırsat kollamaktadırlar. Bu amaçla, eczacı ortaklığını savunan bir grup eczacıya siyasi destekle sanal bir dernek kurdurulmuştur. Bir süre el altından yürütülen çalışmalar artık pervasız bir hal almıştır. Bu çabanın aslında zincir eczaneleri amaçlayan bir girişim olduğu aşikârdır. Pervasızlık öyle boyutlara ulaşmıştır ki, 6197 sayılı yasanın şekillendirildiği resmi bir toplantıda; Sağlık Bakanlığı yetkilileri, Türk Eczacıları Birliği temsilcileri ve eczacı milletvekilleri ile siyasi irade tarafından, bu dernek yöneticileri maalesef muhatap olarak kabul edilmişlerdir. Dernek temsilcileri toplantıya katılmakla kalmamış, katılımcılara ortak eczaneye bir diğer söylemle zincir eczaneye ilişkin projelerini dayatmaya varan bir üslupla kabul ettirmeye çalışmışlardır. Eczacı ortaklığını içeren ve kolayca sermaye ortaklığına, yani şirket modeline dönüşecek bir yasa taslağını orada katılımcılara sunmuşlardır.           Çıkar gruplarının amaçlarını bugün için kabul ettirememiş gibi görünmeleri, verilen yasa teklifinin komisyon gündemine alınmamış olması sorunun çözüldüğü anlamına gelmemektedir. Eczacı örgütüne düşen görev sürekli teyakkuz halinde olmaktır. Bu bağlamda sorunun görüşülmesi, tartışılması, ortak iradenin daha belirgin olarak kamuoyu ve siyasi iradenin karşısında ifade edilmesi için eczacı örgütümüzü bir kez daha ortak tavır geliştirmeye çağırıyoruz.           Başta SSK olmak üzere kamuya verilen ilaç hizmetinde; kesintiler, reçete iadeleri ve daima eczacı aleyhine yorumlanarak uygulanan Bütçe Uygulama Talimatı, eczacıları canlarından bezdirme noktasına getirmiştir.           Tüm bu dayatmalar ve mesleğin yok edilmesi çalışmaları karşısında 26.000 eczacının iradesi ve kararlılığını ifade edecek bir tavır ortaya konulmalıdır.           Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti’ni sorunun çözümüne önderlik etmek üzere çok ivedi olarak geniş katılımlı, sorunun tüm yönleri ile tartışılabileceği, zaman kısıtlaması olmayan bir Başkanlar Danışma Kurulu toplaması için göreve çağırıyoruz. İSTANBUL ECZACI ODASI İZMİR ECZACI ODASI BURSA ECZACI ODASI ESKİŞEHİR ECZACI ODASI ANTALYA ECZACI ODASI ERZURUM ECZACI ODASI KAHRAMANMARAŞ ECZACI ODASI ZONGULDAK ECZACI ODASI TRABZON ECZACI ODASI MERSİN ECZACI ODASI KASTAMONU ECZACI ODASI KOCAELİ ECZACI ODASI AFYON ECZACI ODASI ÇANAKKALE ECZACI ODASI TOKAT ECZACI ODASI ÇORUM ECZACI ODASI AMASYA ECZACI ODASI