Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.
    TEB Kayıt Tarihi: 31.12.2008 / 18:03 Görüntüleme: 13498
                                (22.12.2008 tarihli haber)
Onbinlerce eczacı kara kışa aldırmadı, yağmura çamura aldırmadı; "Artık Yeter" demek için, mesleğine sahip çıkmak için Türkiye'nin dört bir yerinden yollara düştü. 21 Aralık Pazar günü başkent Ankara'da bir araya gelen 32 bin eczacı, eczacılık öğrencisi, eczane çalışanı, eczacı yakını, sağlık meslek mensubu, sağlık sisteminin mağduru emekçi "Sağlıkta Rekabet, Bu Ne Rezalet" diye haykırdı.
Eczacılar Sağlıkta Dönüşüm Programının getirdiği ve artık bir yumak haline gelen sorunlarını haykırarak "Artık Yeter" dedi. Sağlık Bakanının meslek örgütlerini tanımayacağı yönündeki açıklamasına, tüm olumsuz koşullara karşın Ankara'ya gelip mesleklerine ve meslek örgütlerine sahip çıkarak en güzel yanıtı veren eczacılar; 6197 sayılı yasaya eklenmek istenen "eczacı-eczacı ortaklığı" maddesine Kolej Meydanı'nda yapılan "referandum"la "hayır" dedi.
Türk Eczacıları Birliği ve 51 Eczacı Odası tarafından Kolej Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılanlar alana sığmadı. Katılımcıların alana girmesi zaman alınca miting ilan edilen saatten geç başladı. İstanbul Eczacı Odası tarafından Ankara'ya 58 otobüs kaldırıldı. Basın mensupları da otobüslerle yolculuk sırasında eczacılara eşlik etti.
Sabah saatlerinden itibaren beyaz önlükleri ve şapkalarıyla Ankara Celal Bayar Bulvarı'nda toplanmaya başlayan onbinler, ellerinde "Artık yeter" yazılı lolipoplar taşıdı. Toplanma yerinde kortejler oluşturmaya başlayan katılımcılar, ses aracından çalınan Mor ve Ötesi'nin "Şirket mirket anlamam, anlasam da anlamam, bana saldırıyorsa gözünün yaşına bakamam" nakaratlı şarkısına eşlik etti. Miting için eczacılardan oluşan bir müzik topluluğu tarafından bestelenen "İlaçların Efendisi" adlı şarkı da miting boyunca ses aracından çalındı.
Farklı bölgelerden gelen eczacılar bölgelerine özgü halaylar, danslar ve türkülerle mitingin coşkulu geçeceğinin sinyalini sabah saatlerinden itibaren verdiler. Mitingde "Kömür Bedava, Sağlık Parayla" yazılı bir pankart taşınırken, bu slogan sıklıkla katılımcılar tarafından dile getirildi. Mitinge katılan bir grup eczacı Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ı istifaya çağırdı.
"E-Sözleşme tıklama, geleceğini karartma" şeklinde atılan slogan da katılımcılar tarafından sıklıkla dile getirildi. Mitingde ayrıca "Susma Haykır, Ortaklığa Hayır" "Sağlık Haktır Satılamaz", "Sağlık Yıkımda, Eczaneler Yıkımda", "Bakan Akdağ Tasarını Geri Çek", "Artık Yeter, Eczacı Tahsildar Değildir", "Herkese Eşit, Parasız Sağlık Hizmeti", "IMF Sağlıktan Elini Çek", "Sermaye Defol, Eczaneler Bizimdir" şeklinde sloganlar atıldı.
Eczacılık fakültelerinden öğrencilerin yoğun katılım sağlaması ve taşıdıkları döviz ve pankartların içeriği öğrencilerin geleceklerine sahip çıkma bilinçlerini ortaya koydu.
Mitinge kurumsal olarak destek verenler arasında Eczacılık Teknisyenleri Dernekleri, Eczacı Kooperatifleri, Türk Tabipleri Birliği, Türk Dişhekimleri Birliği, KESK'e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), DİSK'e bağlı Dev-Sağlık İş, İstanbul ve Ankara Tabip ve Diş Hekimleri Odaları, Türk Hemşireler Derneği yer aldı. Mitinge CHP, DSP ve DTP'li milletvekilleri ile çok sayıda sendika ve sivil toplum örgütü üyesi katıldı.
Miting saat 14.00'te TEB yöneticileri ve 51 Eczacı Odasının Başkanlarının katılımcıları tek tek selamlamasıyla başladı. İlk konuşmayı yapan TEB Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak "Bizi aylardır masada dinlemeyenlere sesimizi meydanlardan duyurmaya geldik" dedi. Çolak şunları kaydetti: "Eczacılar üzerindeki kamu kurum iskontosu yükünden kurtuluncaya kadar, bu barbar dönüşümü durduruncaya kadar, meydanlarda olacağız, durmayacağız. ... Sizden muayene ücretlerini almaya bile cesaretleri yok, sağlık hizmetinin ücretini eczacılara tahsil ettiriyorlar, böyle bir tek ülke söyleyin bana" dedi. Çolak, eczacıların önlerine gelen Elektronik Sözleşmeleri imzalamayacaklarını, Sağlık Bakanlığı'nca hazırlanan Eczacılar ve Eczaneler Hakkındaki Yasa Tasarısı'na konması düşünülen Eczacı-Eczacı ortaklığı maddesinin eczanelerin tek elde toplanmasına yol açacağını ve buna izin vermeyeceklerini söyledi.
TEB Başkanı Çolak'ın konuşmasını tamamlamasının ardından kürsüye sırasıyla, Ankara Eczacı Odası Başkanı Ecz. Oğuz Ekincioğlu, İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Semih Güngör, Uşak Eczacı Odası Başkanı Ecz. Halime Özen ile Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Başkanı Ecz. Abdullah Özyiğit gelerek birer konuşma yaptılar.
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Semih Güngör, uluslararası tekellerin çıkarlarını koruyan sağlık politikalarıyla eczane ekonomilerinin de olumsuz olarak etkilediğini, 10 bine yakın eczanenin fiili iflasın içinde olduğunu, Sağlıkta Dönüşümün bu yıkım sürecini daha da hızlandırdığını söyledi. "Genel Sağlık(sız) ve Sosyal Güvenlik(siz) yasasıyla birlikte yeni sorunlarla yüz yüze geldik" diyen Güngör sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sistemi eczaneler üzerinden yürüttüler, bütün sorunları eczacının sırtına yüklediler; sanayi iskontosunun, muayene ücretlerinin, bedelsiz kamulaştırmaların, provizyon sisteminden kaynaklanan sorunların tüm yükünü biz eczacılar taşıdık." Eczacıların şimdi çok daha büyük bir sorunla karşı karşıya olduklarını ifade eden Güngör "Eczacı-Eczacı ortaklığı, biz eczacıların iradesine rağmen meslek yasamıza sokulmak isteniyor, eczanelerimizi şirketleştirmek istiyorlar. Şirketleşen eczanelerle hizmetin niteliği temelden değişecek. Eczanelerimiz sağlık hizmeti üreten kurumlar olmaktan çıkacak, birer ticarethaneye dönüşecek. İlaç, eczacılık ve sağlık sistemini tümüyle sermayenin egemenliğine teslim etmek istiyorlar. Bunun içindir ki 'Sağlıkta ve Eczanede Yıkıma Son' diye haykırıyoruz" dedi.
Güngör'ün "Avans uygulamasını kabul edecek miyiz? SGK'nın tahsilatçısı olmaya devam edecek miyiz? SGK'nın SUT ile getirdiği dayatmalara sessiz kalacak mıyız? Bize dayatılmak istenen ortaklık tasarısına evet mi hayır mı?" diye sorduğu miting katılımcıları hep bir ağızdan "HAYIR!" diye bağırarak yanıt verdi. Güngör'ün "Bu tasarı bizim irademize rağmen Meclisin gündemine gelirse kepenkler inecek mi" sorusuna onbinlerin yanıtı "evet" oldu. Güngör konuşmasını, sorumluluğu olan herkesi göreve davet ederek bitirdi.
Diğer konuşmacıların ardından coşkulu halaylarla devam eden miting, eczacılık mesleğine yakışır bir olgunlukla sona erdi.
Eczacılar 21 Aralık'ta Ankara'da söyleyeceklerini söylediler. Şimdi söz sırası sorunların muhataplarında...
31.10.2025 / 12:55 1444
01.11.2025 / 12:33 1401
31.10.2025 / 13:02 653
02.11.2025 / 10:38 484