İlaç Takip Sistemi Üzerinden Stok Bildirimi Yapılmasını Neden Doğru Bulmadık?

İlaç Takip Sistemi Üzerinden Stok Bildirimi Yapılmasını Neden Doğru Bulmadık?. 1- Türk Eczacıları Birliği tarafından ısrarla her ortamda dile getirilen ve eczacı kamuoyuna açıklanan İlaç Takip Sistemine ilaç alım ve stok bildirimi yapılması için olmazsa olmaz şart olan "stok düzeltme hakkı" verilmesi henüz gündemde bile yokken eczacılara kamu kurum iskontoları yükselen ilaçları İTS'ye kayıt zorunluluğu getirilmesi kabul edilebilir bir yöntem değildir. 2- Birçok ilacı kapsayan fiyat indiriminin ve kamu iskontosu artışının yaşandığı 4 Aralık 2009 sürecinde dağıtım kanalları ile ilaç sanayisi arasında varılan mutabakat sonucu geriye dönük 45-30-15 günlük alımlar üzerinden stok zararı karşılanması uygulaması son derece başarılı olmuş ve o dönemde dağıtım kanallarından aldığımız bilgiye göre meslektaşlarımızın zararları %90'ları aşan oranda karşılanmıştır. Bu başarıda ve bundan sonra da kalıcı olabilirliği konusunda o dönem Odamızın ortaya koyduğu olağanüstü çabanın (Sağlık Bakanlığı'na ve uygulamayı geciktiren firmalara çektiğimiz ihtarnameler ve firmaların takibi) büyük katkısı vardır. Yeni ilaç fiyat düşüşlerinin ve kamu kurum iskontosu artışlarının yaşandığı bu dönemde de Türk Eczacıları Birliği'nin verilen onca emeğin ardından başarılı olmuş ve sektörün tüm paydaşlarının içine sindirdiği bir yöntem yerine, sonucu meslektaşlarımız için çok ciddi maddi kayıplar getirecek ve İlaç Takip Sistemini meşrulaştıracak bir yolu önermesi meslek örgütü ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. 3- Türk Eczacıları Birliği tarafından önerilen yöntemle İlaç Takip Sistemine zorunlu olarak stok bildirimi yapma süreci fiilen başlamıştır ve devamı da gelecektir. Meslektaşlarımız stoklarındaki düzensizlikler ve stok düzeltme hakkının henüz güvence altına alınmaması nedeniyle, kamu kurum iskontolarında yaşanacak artışın eczane stoklarında yaratacağı kaybın katbekat üzerinde vergi cezalarıyla karşı karşıya kalabileceklerdir. 4- Yaptığımız görüşmelerde ilaç sanayisinin temsilcilerinin birçoğu İTS üzerinden yapılan bildirimlerin meslektaşlarımıza yapacakları geri ödemeler için uygun bir yöntem olmadığını dile getirmişlerdir. İlaç sanayisi mal fazlası olarak verdikleri ürünlerin ve piyasada bulunan imha edilmemiş birçok geçici karekodun (G2D) İTS'ye bildirilebileceği kaygısı nedeniyle bildirimi yapılan ürünlerin dağıtım kanalları üzerinden geriye dönük kontrollerini yapmadan stok zararlarını ödemeyeceklerdir. Dolayısıyla Türk Eczacıları Birliği'nin İTS üzerinden yapılacak bildirimlerin esas alınarak stok zararlarının ilaç sanayisi tarafından karşılanacağı söylemi gerçekleri yansıtmamaktadır. 5- İlaç sanayisi yetkilileri İTS üzerinden bildirim yapılması durumunda eczacıların bildirdikleri ürünlerin hangi dağıtım kanalları aracılığıyla satın alındığının tespitinin yapılmasının zorunlu olduğunu ve bunun da uzun bir süreci gerektireceğini dile getirerek eczacıların stok zararlarının karşılanmasının bu yöntemle ayları bulacağını ısrarla belirtmişlerdir. Ayrıca uzun süreye yayılan bu tip uygulamaların hem eczacı takibi açısından zor olması hem de uzayan süreçte bazı firmaların taahhütlerini yerine getirme hususunda sıkıntılar yaşanabilmesi nedeniyle meslektaşlarımızın stok zararlarının tam ve eksiksiz karşılanması mümkün olamayacaktır. Yukarıda yer alan sakıncalar göz önüne alındığında, Türk Eczacıları Birliği tarafından önerilen ve meslektaşlarımıza ne getirip onlardan neler götüreceği belli olmayan bir yöntem yerine daha 1 yıl önce denenmiş, verilen uğraşlar sonucu başarılı olmuş ve oturmuş bir yöntemin arkasında durmayı sorumluluğumuz gereği doğru bulduk. Saygılarımızla, İstanbul Eczacı OdasıYönetim Kurulu