Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.
İEO Kayıt Tarihi: 14.05.2013 / 09:34 Görüntüleme: 4025
Bilimsel eczacılığın 174. yılında yaşamak ve yaşatmak için meslek hakkımızı istiyor, yanlış ilaç politikaları sonucu hastalarımızın ilaçlarına ulaşamamasının utancını yaşıyoruz!
Bugün 14 Mayıs Eczacılık Günü. Türkiye’de bilimsel eczacılık eğitiminin başlamasının 174. yıldönümünü kutluyoruz. Ancak biz eczacılar yaklaşık 10 yıldır her defasında dile getirdiğimiz gibi, 14 Mayıs’ları artık bir kutlama gününden çok, gittikçe artan sorunlarımızı kamuoyuna açıkladığımız bir gün olarak değerlendiriyoruz.
Sağlıkta dönüşüm programı sonucu biz eczacılar ilaç hizmetini sürdürebilmek için her geçen gün daha çok emek vermek zorunda kalırken, bunun karşılığı olarak eczane ekonomilerimiz her geçen gün daha geriye gitmektedir. Yani büyük bir çoğunluğumuz her 14 Mayıs’a bir öncekinden daha yoksul, daha borçlu ve mesleğinden daha soğumuş girmektedir.
Eczacılık mesleği şüphesiz ki insanlık tarihi kadar eski ancak hâlâ varlığını sürdüren meslekler arasındadır. Başlıca görevi hastaya ve dolayısıyla insanlığa hizmet olan mesleğimizde bugün yaşadığımız sorunların temel nedeni, sağlık ve ilaç alanını yönetenlerin temel beklentilerinin bizim aksimize daha fazla rant ve kâr elde etme olmasıdır.
Sağlıkta dönüşüm programı ve global bütçe uygulamaları ile hayata geçirilmeye çalışılan ve sosyal devlet anlayışına aykırı düzenlemelerden birinci derecede zarar görerek olumsuz etkilenen bir mesleğin mensupları olarak, kamuoyuna bir kez daha seslenmek istiyoruz.
Sözde tasarruf tedbirleri nedeniyle halkımızın sağlık hakkını kullanmasına engel olanlar bizim de emeğimizin karşılığını vermeyenlerdir.
Onlar, yıllarca ödediği sağlık primlerini görmezden gelerek vatandaştan katılım payı, muayene ücreti, reçete katılım bedeli adı altında hiçbir sosyal devlette olmayacak oranda tahsilatlar yaparak sağlık sistemini ticarileştirmekten geri durmuyorlar. Diğer yandan da ilaç hizmetini büyük bir özveriyle yürüten ve sadece emeğinin karşılığını talep eden biz eczacıların haklarını vermemeyi bir marifet sayıyorlar.
“İlaç fiyatlarını %80 düşürdük” diyerek övünen ve sağlık üzerinden siyasi kazanç elde etmek isteyenler, ilaç hizmetini hastaya en doğru şekilde, tüm sorumluluğu alarak ulaştıran biz eczacıların ilaç fiyatı üzerinden hesaplanan gelirinin de aynı oranda düştüğünü görmezden geliyorlar.
Eczane giderlerinin (kira, personel giderleri, telefon, su, doğalgaz vb.) her yıl enflasyonla birlikte arttığı bir süreçte yaşanan bu kayıplara eczacı yıllardır dayanmaya çalışıyor.
Tüm birikimini mesleğini sürdürebilmek için harcayan, çekleri yazılan, ödeme güçlüğü içine giren, iflas eden meslektaşlarımız kendilerine yapılan bu insafsız uygulamaları hiçbir zaman unutmayacaklar.
Biz eczacılar 14 Mayıs Eczacılık Günü’nde yanlış ilaç politikaları sonucu hastalarımızın ilaçlarına ulaşamamasının da utancını yaşıyoruz. Geçtiğimiz günlerde Edirne’de yaşanan bir olay ile basının da gündemine taşıdığı ilaç yokluğu sorunu ne yazık ki hâlâ çözülmemiştir. Şu anda aralarında kanser gibi hastalıklarda kullanılan hayati önemi haiz ilaçların da bulunduğu 282 ilaç ülkemizde “yok” listesindedir. Üstelik bu ilaçlardan 52’sinin eşdeğeri de bulunmamaktadır. Hastalarımız yurtdışından bu ilaçları temin etmek için türlü zorluklara katlanmak durumunda bırakılmaktadır.
Biz eczacılar;
- Hatalı fiyatlandırma politikaları ve piyasa koşullarının bu alanda egemen kılınması nedeniyle ilacın karaborsaya düştüğü,
- Parası olanın tedavi görüp iyileşebildiği, olmayanın aylarca ilacına ulaşamayıp hastalığa teslim olduğu,
- İlaçların market raflarında yerini almasına göz yumularak halk sağlığının hiçe sayıldığı,
- Televizyon, radyo ve internet üzerinden yapılan aldatıcı reklamların önlenemediği,
- Eczane dışında ilaç satışının rekorlar kırdığı,
- Merdiven altı mekânlarda üretilen, içinde ne olduğu bilinmeyen, ilaç kategorisinde olmasına karşın gıda takviyesi, bitkisel, doğal ürün gibi adlarla tam bir mevzuat aldatmacası içerisinde satışa sunulan ve hasta ölümlerine neden olan ürünlerin pazarlanmasının önüne geçilemediği
Bir ilaç sisteminin parçası olmak istemiyoruz. Bu tablodan utanç duyuyoruz.
Biz eczacılar, halkın ilaç hizmetine sorunsuz, engelsiz, parasız ve zamanında ulaştığı, eczane dışında ilaç satışının tamamen engellendiği ve eczacı meslek hakkımızın verildiği sağlık ve ilaç alanı talep ediyoruz.
Tüm bu taleplerimizin takipçisi olacağımızı basının ve kamuoyunun bilgisine sunar, tüm meslektaşlarımızın 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü kutlarız.
Saygılarımızla.
İstanbul Eczacı Odası
Yönetim Kurulu
11.09.2025 / 16:05 8411
09.09.2025 / 11:18 2327
10.09.2025 / 17:43 859
12.09.2025 / 09:26 513
14.09.2025 / 19:05 458