Çerez Ayarları

Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.

Analitik Çerezler

Kişisel Veri Saklama ve İmha Politikası


Bu işlem birkaç saniye sürebilir lütfen bekleyiniz.

Eczacı Odaları Ortak Deklarasyonu

TMMOB TORBAYA SIĞMAZ

DEMOKRATİK ANAYASA İÇİN DEMOKRASİ

 

9 Temmuz, ülkemizde meslek örgütleri ve demokrasi için kara bir gün olarak anılacaktır.

 

Gezi Parkı direnişindeki etkin rollerinden dolayı TTB ve TMMOB ile bağlı odaların yöneticilerinin İstanbul’da gözaltına alınmalarının ve hukuka uygunluğu tartışılır biçimde evlerinin kapıları kırılarak arama yapılmasının arkasından 9 Temmuz gecesi bir torba yasa ile TMMOB’un harita, plan ve projelerdeki vize ve onay yetkisi kaldırıldı.

 

Bu yasa, her şeyden önce antidemokratik uygulamalara karşı başlatılan hukuksal ve yurttaşlar düzeyindeki mücadelenin yine antidemokratik bir biçimde, keyfi olarak cezalandırılmasıdır.

 

Özellikle, sivil Anayasa tartışmalarının yapıldığı günümüz Türkiye’sinde sivil toplum örgütlerine yönelik baskılar, sivil Anayasa’ya olan inancı da sorgulamayı gerektirecek boyuta gelmiştir. Sivillikten anlaşılan “asker olmayan” olmamalıdır. Hepimizin rahatsız olduğu bu dönem geçmiştir. Artık sivillikten anlaşılan “öncelikli olarak devletin değil toplumun yararını gözetmek” olmalıdır.

 

Hükümet kendisini devlet yerine koyarak gösterdiği tepkilerle sivil örgütlerden adeta intikam almaya çalışmaktadır. Ancak bu intikamcı yaklaşım ile İktidar, sadece sivil toplum örgütlerini değil, bindiğimiz asansörlerden oturduğumuz binalara, madenlerimizden elektrik şebekelerimize kadar her şeyi bağımsız bir güç olarak denetleyen Mühendis ve Mimar Odaları ile birlikte tüm toplumu cezalandırmaktadır.

 

Bu intikamcı anlayış, başta diğer meslek örgütleri olmak üzere toplumun tüm kesimlerini tehdit etme amacı da gütmektedir.Hükümet diğer meslek örgütlerine de yaptıklarına itiraz ederlerse, demokratik haklarını kullanıp dava açarlarsa veya yargı kararlarının gereğinin yerine getirilmesini isterlerse gelir kaynaklarını keseceğini, onları işlevsizleştireceğini göstermeye, böylelikle tüm sivil toplumu susturmaya çalışmaktadır. Herşey den önce konuşanın kafasını ezerim mantığı ile demokrasi birbiri ile bağdaşmaz. Bu yasa ile İktidar demokratikleşmeden kendisine alan açılmasını anladığını, sadece kendisine demokrat olduğunu cümle aleme göstermiştir. Kendi vatandaşına kurşun sıkan dikta rejimlerini eleştiren İktidar, aynı şeyler Taksim direnişçilerinin başına gelince görmezden gelerek zaten bu tavrını açıkça ortaya koymuştur. Sadece demokratik olmayan rejimleri demokratik olmamakla eleştirmek suretiyle artık kendi antidemokratlığını gizleyemez.

 

Meslek örgütlerinin Anayasal kuruluşlar olarak tanımlanmasının nedeni, kamunun ve özel şirketlerin yaptığı işleri yine kamu adına bağımsız biçimde denetlemektir. Bu yasa ile, bu örgütlerin sadece gelir kaynakları alınmamış, aynı zamanda denetim yetkileri de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bırakılmıştır. Kendi yaptığını kendisi denetleyen bir kamuculuk anlayışı her şeyden önce mantığa, bilime, demokratik teamüllere aykırıdır. Tehlike demektir. Depremlerde daha fazla can kaybı, kamu binalarının üzerimize yıkılması, kentsel alanların daha fazla ranta açılması demektir.

 

Bu tespit ışığında, Şimdi, geç olmadan, meslek örgütlerimiz intikam hırsına, doğamız sermayenin rantına kurban gitmeden.

 

Bugün hepimiz hep bir ağızdan haykırıyoruz:

 

TMMOB BİZİZ. MESLEK ÖRGÜTLERİ BİZİM.

 

 
İSTANBUL ECZACI ODASI BAŞKANI 
ANKARA ECZACI ODASI BAŞKANI  
İZMİR ECZACI ODASI BAŞKANI  
ADANA ECZACI ODASI BAŞKANI  
SAMSUN ECZACI ODASI BAŞKANI  
BURSA ECZACI ODASI BAŞKANI  
GAZİANTEP ECZACI ODASI BAŞKANI 
ESKİŞEHİR ECZACI ODASI BAŞKANI 
DİYARBAKIR ECZACI ODASI BAŞKANI 
ISPARTA ECZACI ODASI BAŞKANI 
DENİZLİ ECZACI ODASI BAŞKANI 
ZONGULDAK ECZACI ODASI BAŞKANI 
TRABZON ECZACI ODASI BAŞKANI 
TEKİRDAĞ ECZACI ODASI BAŞKANI 
MERSİN ECZACI ODASI BAŞKANI  
KASTAMONU ECZACI ODASI BAŞKANI 
MANİSA ECZACI ODASI BAŞKANI  
BALIKESİR ECZACI ODASI BAŞKANI 
KOCAELİ ECZACI ODASI BAŞKANI 
MUĞLA ECZACI ODASI BAŞKANI  
AFYONKARAHİSAR ECZACI ODASI  
AKSARAY ECZACI ODASI BAŞKANI 
ÇANAKKALE ECZACI ODASI BAŞKANI 
VAN ECZACI ODASI BAŞKANI  
EDİRNE ECZACI ODASI BAŞKANI  
KIRKLARELİ ECZACI ODASI BAŞKANI 
GİRESUN ECZACI ODASI BAŞKANI 
UŞAK ECZACI ODASI BAŞKANI  
AMASYA ECZACI ODASI BAŞKANI  
OSMANİYE ECZACI ODASI BAŞKANI 
BURDUR ECZACI ODASI BAŞKANI
HATAY ECZACI ODASI BAŞKANI
 
ECZ. A.SEMİH GÜNGÖR
ECZ. OĞUZ EKİNCİOĞLU
ECZ. TUNCAY SAYILKAN
ECZ. ERSUN ÖZKAN
ECZ. ONUR FERHAT KARACAN
ECZ. KUBİLAY AYDIN
ECZ. M.İRFAN DEMİRCİ
ECZ. YÜCEL YENİLMEZ
ECZ. FERAT DEĞER
ECZ. SAYGIN GARGIN
ECZ. ÖZEN EKİZ
ECZ. AYNUR YILDIZ
ECZ. SABİH TEKİN ÇAĞLAR
ECZ. UFUK BEKİR ERSÖZ
ECZ.HÜSEYİN ŞİMŞEK
ECZ. ÜMRAN PELENKOĞLU
ECZ. MELİHA NALAN CAN
ECZ. ADİL TOSUNER
ECZ. SİNAN USTA
ECZ. İBRAHİM ERTÜRK
ECZ. K.MELİH KÖKEN
ECZ. HASAN BUMİNHAN YAVUZ
ECZ. N. JALE KARAATA
ECZ. A. MURAT KEÇECİOĞLU
ECZ. CENK KES
ECZ. AYTÜL ÇİLOĞLU
ECZ. MİNE ERDOĞAN
ECZ. HALİME ÖZEN
ECZ. BESİM GÖKALP
ECZ. ZEKİ ÖZGEN
ECZ. ALİ ORKUN ERCENGİZ
ECZ. MEHMET İHSAN GÜRSES
Eczacı Odaları Ortak Deklarasyonu. TMMOB TORBAYA SIĞMAZ DEMOKRATİK ANAYASA İÇİN DEMOKRASİ 9 Temmuz, ülkemizde meslek örgütleri ve demokrasi için kara bir gün olarak anılacaktır. Gezi Parkı direnişindeki etkin rollerinden dolayı TTB ve TMMOB ile bağlı odaların yöneticilerinin İstanbul’da gözaltına alınmalarının ve hukuka uygunluğu tartışılır biçimde evlerinin kapıları kırılarak arama yapılmasının arkasından 9 Temmuz gecesi bir torba yasa ile TMMOB’un harita, plan ve projelerdeki vize ve onay yetkisi kaldırıldı. Bu yasa, her şeyden önce antidemokratik uygulamalara karşı başlatılan hukuksal ve yurttaşlar düzeyindeki mücadelenin yine antidemokratik bir biçimde, keyfi olarak cezalandırılmasıdır. Özellikle, sivil Anayasa tartışmalarının yapıldığı günümüz Türkiye’sinde sivil toplum örgütlerine yönelik baskılar, sivil Anayasa’ya olan inancı da sorgulamayı gerektirecek boyuta gelmiştir. Sivillikten anlaşılan “asker olmayan” olmamalıdır. Hepimizin rahatsız olduğu bu dönem geçmiştir. Artık sivillikten anlaşılan “öncelikli olarak devletin değil toplumun yararını gözetmek” olmalıdır. Hükümet kendisini devlet yerine koyarak gösterdiği tepkilerle sivil örgütlerden adeta intikam almaya çalışmaktadır. Ancak bu intikamcı yaklaşım ile İktidar, sadece sivil toplum örgütlerini değil, bindiğimiz asansörlerden oturduğumuz binalara, madenlerimizden elektrik şebekelerimize kadar her şeyi bağımsız bir güç olarak denetleyen Mühendis ve Mimar Odaları ile birlikte tüm toplumu cezalandırmaktadır. Bu intikamcı anlayış, başta diğer meslek örgütleri olmak üzere toplumun tüm kesimlerini tehdit etme amacı da gütmektedir.Hükümet diğer meslek örgütlerine de yaptıklarına itiraz ederlerse, demokratik haklarını kullanıp dava açarlarsa veya yargı kararlarının gereğinin yerine getirilmesini isterlerse gelir kaynaklarını keseceğini, onları işlevsizleştireceğini göstermeye, böylelikle tüm sivil toplumu susturmaya çalışmaktadır. Herşey den önce konuşanın kafasını ezerim mantığı ile demokrasi birbiri ile bağdaşmaz. Bu yasa ile İktidar demokratikleşmeden kendisine alan açılmasını anladığını, sadece kendisine demokrat olduğunu cümle aleme göstermiştir. Kendi vatandaşına kurşun sıkan dikta rejimlerini eleştiren İktidar, aynı şeyler Taksim direnişçilerinin başına gelince görmezden gelerek zaten bu tavrını açıkça ortaya koymuştur. Sadece demokratik olmayan rejimleri demokratik olmamakla eleştirmek suretiyle artık kendi antidemokratlığını gizleyemez. Meslek örgütlerinin Anayasal kuruluşlar olarak tanımlanmasının nedeni, kamunun ve özel şirketlerin yaptığı işleri yine kamu adına bağımsız biçimde denetlemektir. Bu yasa ile, bu örgütlerin sadece gelir kaynakları alınmamış, aynı zamanda denetim yetkileri de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bırakılmıştır. Kendi yaptığını kendisi denetleyen bir kamuculuk anlayışı her şeyden önce mantığa, bilime, demokratik teamüllere aykırıdır. Tehlike demektir. Depremlerde daha fazla can kaybı, kamu binalarının üzerimize yıkılması, kentsel alanların daha fazla ranta açılması demektir. Bu tespit ışığında, Şimdi, geç olmadan, meslek örgütlerimiz intikam hırsına, doğamız sermayenin rantına kurban gitmeden. Bugün hepimiz hep bir ağızdan haykırıyoruz: TMMOB BİZİZ. MESLEK ÖRGÜTLERİ BİZİM. İSTANBUL ECZACI ODASI BAŞKANI ANKARA ECZACI ODASI BAŞKANI İZMİR ECZACI ODASI BAŞKANI ADANA ECZACI ODASI BAŞKANI SAMSUN ECZACI ODASI BAŞKANI BURSA ECZACI ODASI BAŞKANI GAZİANTEP ECZACI ODASI BAŞKANI ESKİŞEHİR ECZACI ODASI BAŞKANI DİYARBAKIR ECZACI ODASI BAŞKANI ISPARTA ECZACI ODASI BAŞKANI DENİZLİ ECZACI ODASI BAŞKANI ZONGULDAK ECZACI ODASI BAŞKANI TRABZON ECZACI ODASI BAŞKANI TEKİRDAĞ ECZACI ODASI BAŞKANI MERSİN ECZACI ODASI BAŞKANI KASTAMONU ECZACI ODASI BAŞKANI MANİSA ECZACI ODASI BAŞKANI BALIKESİR ECZACI ODASI BAŞKANI KOCAELİ ECZACI ODASI BAŞKANI MUĞLA ECZACI ODASI BAŞKANI AFYONKARAHİSAR ECZACI ODASI AKSARAY ECZACI ODASI BAŞKANI ÇANAKKALE ECZACI ODASI BAŞKANI VAN ECZACI ODASI BAŞKANI EDİRNE ECZACI ODASI BAŞKANI KIRKLARELİ ECZACI ODASI BAŞKANI GİRESUN ECZACI ODASI BAŞKANI UŞAK ECZACI ODASI BAŞKANI AMASYA ECZACI ODASI BAŞKANI OSMANİYE ECZACI ODASI BAŞKANI BURDUR ECZACI ODASI BAŞKANI HATAY ECZACI ODASI BAŞKANI ECZ. A.SEMİH GÜNGÖR ECZ. OĞUZ EKİNCİOĞLU ECZ. TUNCAY SAYILKAN ECZ. ERSUN ÖZKAN ECZ. ONUR FERHAT KARACAN ECZ. KUBİLAY AYDIN ECZ. M.İRFAN DEMİRCİ ECZ. YÜCEL YENİLMEZ ECZ. FERAT DEĞER ECZ. SAYGIN GARGIN ECZ. ÖZEN EKİZ ECZ. AYNUR YILDIZ ECZ. SABİH TEKİN ÇAĞLAR ECZ. UFUK BEKİR ERSÖZ ECZ.HÜSEYİN ŞİMŞEK ECZ. ÜMRAN PELENKOĞLU ECZ. MELİHA NALAN CAN ECZ. ADİL TOSUNER ECZ. SİNAN USTA ECZ. İBRAHİM ERTÜRK ECZ. K.MELİH KÖKEN ECZ. HASAN BUMİNHAN YAVUZ ECZ. N. JALE KARAATA ECZ. A. MURAT KEÇECİOĞLU ECZ. CENK KES ECZ. AYTÜL ÇİLOĞLU ECZ. MİNE ERDOĞAN ECZ. HALİME ÖZEN ECZ. BESİM GÖKALP ECZ. ZEKİ ÖZGEN ECZ. ALİ ORKUN ERCENGİZ ECZ. MEHMET İHSAN GÜRSES