Web sitemizdeki içeriklerden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için 6698 Sayılı Kişisel Verilerin korunması Kanunu'na (KVKK) ve Avrupa Birliği Veri Koruma Tüzüğü'ne (GDPR) uygun olarak çerezleri kullanıyoruz. Sitenin düzgün çalışması için gerekli zorunlu çerezlerin kullanılmasını istemiyorsanız ziyaretinizi sonlandırmalısınız. Diğer çerezler yönünden ise lütfen tercihlerinizi belirleyiniz.
İEO Kayıt Tarihi: 05.02.2009 / 11:12 Görüntüleme: 1953
02.01.2009 tarihinde, 21 Aralık'taki mitingimizin ardından Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak tarafından yapılan bir basın açıklaması ile yaşanan sıkıntılar tekrar aktarılarak, sorunların çözümü noktasında herhangi bir adım atılmaması nedeniyle, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Maliye Bakanlığı ile aramızdaki sözleşmelerin 01.02.2009 tarihi itibariyle feshedildiği ve ilgili kurumlara noter aracılığıyla ihtarname gönderildiği basına ve kamuoyuna açıklandı.
Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti ve Sosyal Güvenlik Kurumu yetkilileri arasında 24.12.2008 tarihinde yapılan görüşmede TEB Merkez Heyeti'nin sorunlarımızın çözümü için ortaya koyduğu öneriler SGK yetkilileri tarafından kabul edilmemiş ve herhangi bir somut adım atılması mümkün olmamıştı.
02.01.2009 tarihinde, web sayfamız üzerinden başlattığımız "e-sözleşmeye HAYIR" kampanyası ile tüm meslektaşlarımızı, meslek örgütümüzü yok sayacak e-sözleşmeye ve e- sözleşme ile gelecek tüm dayatmalara "hayır" demeye çağırdık. Ayrıca Türk Eczacıları Birliği tarafından Sağlık Bakanı Sn. Recep Akdağ'a ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sn. Faruk Çelik'e hitaben düzenlenen dilekçeler, meslektaşlarımız tarafından imzalanarak bölge temsilcilerimiz aracılığıyla Odamızda toplandı ve ardından Türk Eczacıları Birliği'ne ulaştırıldı
TEB Merkez Heyeti, 51 Eczacı Odamız aracılığıyla toplanan 22.500 dilekçeyi yaptığı Basın açıklaması ile birlikte ilgili Bakanlara ulaştırdı
Ayrıca yine, eczaneler aracılığıyla sigortalı ve hak sahiplerinden tahsil edilen muayene ücretlerinin kaldırılması için Türk Eczacıları Birliği tarafından başlatılan imza kampanyası çerçevesinde eczanelerimiz aracılığıyla hastalarımızdan toplanan imza dilekçelerinin Odalar aracılığıyla TEB'e ulaştırılmasının ardından bu imzalar da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına ulaştırıldı.
05.01.2009 tarihinde TEB tarafından başlatılan Filistin halkına yönelik ilaç yardımı kampanyası çerçevesinde meslektaşlarımız yapacağı ilaç yardımının miktarlarını belirttiği dilekçelerini Odamıza ulaştırmaya başladılar. Odalar aracılığıyla toplanan dilekçelerin en son Şubat ayı başına kadar TEB'e iletilmesinin ardından meslektaşlarımızın katkılarıyla alınan ilaç ve sarf malzemesi bölgeye ulaştırılacak.
08.01.2009 tarihinde, Sağlık Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na iletilmek üzere İstanbul'daki meslektaşlarımızın imzaladığı toplam 9 bin adet dilekçe, Yönetim Kurulumuz tarafından Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyetine teslim edildi.
08.01.2009 tarihinde, Ankara'da yapılan VII. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı sonrasında yapılan basın açıklamasında, eczacının yaşam savaşı verdiği vurgulanarak Türk Eczacıları Birliği'nin uzlaşmadan yana olduğu ama dayatmaları da kabul etmeyeceği açıklandı. Meslek örgütü devreden çıkartılarak yapılacak bir sözleşmenin ve Kanun değişikliğinin asla kabul edilmeyeceği; sağlık, meslek, yaşam hakkımızı hiçe sayan uygulamalara ise taviz verilmeyeceği açıklandı.
Basın Açıklaması esnasında 51 Eczacı Odası aracılığıyla toplanan ve Türkiye'deki 24.000 eczacının örgütlü gücünün arkasında olduğunu bildiren imzalı dilekçeleri basının ve kamuoyunun bilgisine sunuldu.
13.01.2009 tarihinde, "Bitki Eczanesi" adı altında açılan ve eczane niteliğinde olmayan yerlerden eczane ibaresinin çıkarılması yönünde Sağlık Bakanlığı'na yaptığımız başvurunun ardından İl Sağlık Müdürlüğü'nden Odamıza ulaşan cevabi yazıda; Bakanlık kararının uygulandığı ve ilgili kuruluşun tüm adreslerinden ve tabelalarından "eczane" ibaresinin kaldırılmış olduğu tarafımıza bildirildi.
14.01.2009 tarihinde içinde Odamızın da yer aldığı İstanbul Tabip Odası, İstanbul Dişhekimleri Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası(SES) İstanbul Şubeleri ve Devrimci Sağlık-İş tarafından Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan ortak basın açıklamasında; kriz bahanesiyle halkın iş güvencesi, sağlık ve sosyal haklarının elinden alınmasına karşı birlikte mücadele çağrısı yapıldı. Yapılan basın açıklaması esnasında bir konuşma yapan Oda Başkanımız Ecz. Semih Güngör; eczacıların sorunlarını siyasi iktidarın aslında çok iyi bildiğini ancak bu sorunlara kayıtsız kaldığını dile getirerek, amacımızın halkımızı ilaçsız bırakmak olmadığını vurguladı.
15.01.2009 tarihinde, Ankara'da, "2009 Protokolü" gündemli, TEB Olağanüstü VIII. Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı yapıldı. Toplantıda, 2009 Yılı İlaç Alım Protokolü ve Sağlık Uygulama Tebliği ile ilgili olarak gelinen nokta, tüm boyutları ile ele alınarak, eylemlilik sürecinin başlangıç noktası olan 6197 sayılı Yasa Taslağı'ndan eczacı-eczacı ortaklığının çıkartılması, eczacıların birinci basamak sağlık çalışanı olması, Sağlık Uygulama Tebliği ve Protokol uyumunun sağlanması, eczacılara ve klinik eczacılara yeni kadrolar açılması, TEB'in sözleşme yapma yetkisinin yeniden tartışmaya açmamak üzere kabulü gibi konularda tam, günübirlik tedavi, muayene ücreti, avans ödemesi, eczacı karlılığının yeniden değerlendirilmesi, eczane ıskontoları ve buna bağlı olarak kamu kurum ıskontoları konusunda kısmi iyileştirmeler sağlandığı, ancak yargı kararına rağmen, reçetelerin eşit ve sıralı dağıtımı konusunda herhangi bir iyileştirme olmadığı değerlendirildi. Toplantıda konuşan Oda Başkanımız Ecz. Semih Güngör; görüşme masasında TEB Merkez Heyetini güçlü kılmak için eylemlilik sürecinin devam etmesi gerektiğini ve bu gün gelinen noktanın beklentilerimizi karşılamaktan uzak olduğunu dile getirerek İstanbul Eczacı Odası'nın, Ankara SGK önünde meslektaşlarımızla beraber yapılacak toplu basın açıklamasına destek vermeye ve süresi Başkanlar Danışma Kurulunda belirlenecek bir eczane kapatma eyleminde yer almaya hazır olduğunu belirtti.
16.01.2009 tarihinde, Odamızın muvazaa ile sürdürdüğü mücadelede önemli bir adım daha atılmış, Odamız hukuk bürosunca muvazaa nedeni ile açılan ruhsat iptali davalarından ikisinde yürütmeyi durdurma talebimiz kabul edilerek, açılmış olan iki eczane İl Sağlık Müdürlüğünce mühürlenmiştir. Odamızın muvazaa kanaati bildirdiği eczanelere İl Sağlık Müdürlüğünce ruhsat verildiği durumlarda Odamızca sürdürülen mücadele devam ettirilmekte ve bu tür eczaneler hakkında Odamız Hukuk Bürosunca ruhsat iptal davaları açılmaktaydı.
Ayrıca, Odamız Atışalanı Bölge Temsilcilerinin bir eczane hakkında muvazaa kanaatlerini Odaya bildirmeleri ve görevlerini hakkıyla yapmaları nedeni ile haklarında açılan manevi tazminat davasında Odamız, davalı bölge temsilcilerimizin yanında davaya müdahil olmuş ve Bölge Temsilcisi meslektaşlarımızın haklarında açılan manevi tazminat davası reddedilerek, Odamızın müdahil olduğu bu dava da Bölge Temsilcilerimiz lehine sonuçlanmıştır.
17.01.2009 tarihinde, Oda başkanımız, toplantılar esnasında her türlü eyleme hazır olduklarını açıklayan diğer Oda başkanları ile yaptığı görüşmelerde TEB'in görüşme sürecini sonuna kadar zorlaması ve eylemlilik sürecinin devamını sağlaması için ortak bir çalışma yapılması gerektiğini dile getirdi. Bu görüşmelerin ardından aynı günün akşamı TEB Başkanı Sn. Çolak ile bir telefon görüşmesi yaparak aynı talepleri bir kez de kendisine iletti ve bu konuyu Merkez Heyetinin bir kez daha değerlendirmesini rica etti.
18.01.2009 tarihinde SGK, web sayfasında ve eczanelerin provizyon ekranlarında yayımladığı bir duyuru ile TEB'in, 19 Ocak 2009 akşamına kadar 2009 Yılı Protokolünü imzalamaması halinde 20 Ocak 2009 tarihinden itibaren provizyon sistemi üzerinden veya SGK İl Müdürlükleri aracılığı ile eczacılarla birebir sözleşme yapacağını bildirdi.
19.01.2009 tarihinde, 51 Eczacı Odası ortak bir deklarasyon metni yayımladı. Deklarasyon metninde, 30 Haziran 2008 tarihinde 3 Bakanla imzalanan sözleşmede sözlerini tutmayan, 10 Eylül 2008 tarihinde yapılan Ek Protokolün gereğini yine yerine getirmeyen Kurumun, 18 Ocak 2009 tarihinde saat: 23.00' de web sayfasında yayımlanan duyurusuyla, 32.000 kişi ile yapılan mitingi ve e-sözleşmeyi reddeden 22.000 dilekçeyi de hiçe sayarak demokrasi anlayışını ortaya koyduğu ve meslek örgütümüz üzerindeki hedeflerini gösterdiği vurgulanarak, Kurumun tehditlerine boyun eğilmeyeceği, TEB'in imzasını taşımayan hiçbir Protokole 51 eczacı odası ve 24 bin eczacı adına izin verilmeyeceği deklare edildi.
Yönetim Kurulumuz tarafından Ocak ayı içerisinde sürdürülen Protokol görüşmeleri esnasında, yazılı ve görsel basında mesleğimiz ve örgütümüz hakkında çıkan haksız ve yanlı haberlerin tümüne ayrı ayrı tekzip metinleri ve protesto yazıları gönderildi.
19.01.2009 tarihinde meslektaşlarımızdan; web sayfamız üzerinden ve SMS yoluyla yaptığımız duyurularla her türlü eylem sürecine hazır olmalarını, Odamızdan gelecek haberleri beklemek üzere cep telefonlarını açık tutmalarını istedik. Bu arada Oda merkezimizde olası bir kapatma eylemine yönelik tüm hazırlıklarımızı tamamlayarak, İstanbul'daki tüm eczanelerimize kapatma eyleminin gerçekleşmesi halinde asılmak üzere hazırladığımız afişlerimizi ulaştırdık.
19.01.2009 tarihinde; SGK'nın web sitesi ve provizyon sistemi aracılığıyla yaptığı duyurusunda eczacılarla birebir e-sözleşme yapabileceğini bildirmesi nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu'na yazılı bir ihtarname gönderdik. İhtarnamede; Kurumun, 6643 sayılı Yasayı ve Anayasamızın 135. maddesini ihlal eder biçimde bir uygulama yapması halinde her türlü dava ve şikayet yollarına başvuracağımızı bildirdik
19.01.2009 tarihinde, TEB Merkez Heyeti, Sağlık Bakanı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile yaptığı görüşmelerin ardından gece saat.23.30 sıralarında Sosyal Güvenlik Kurumu ile 01.02.2009 yürürlük tarihli 2009 yılı İlaç alım Protokolü'nü imzaladığını duyurdu.
20.01.2009 tarihinde, Yönetim Kurulumuz, Protokol sürecinin değerlendirilmesine yönelik web sayfamız üzerinden yaptığı açıklamada; imzalanan 2009 yılı Protokolü'nde, TEB'in sözleşmenin taraflarından biri olarak kabul edilmesinin, e-sözleşme tehdidinin ortadan kalkmasının, Eczacının Birinci Basamak Sağlık Hizmet Sunucusu olarak kabul edilmesinin, Özel Hastanelerde Günü Birlik Tedavi Uygulamasına son verilmiş olmasının Protokolün artıları olarak değerlendirilebileceğini, ancak 30 Haziran'da üç bakanın imzası ile kaldırılmasına söz verilen Sanayi Iskontosu'nun eczaneler üzerinden sürdürülmesinin, muayene ücretlerinin önemli bir bölümünün tahsilatının yine eczaneler aracılığı ile yapılmaya devam edilmesinin, 5510 Sayılı Yasa'da gerekli değişiklik yapılmadığı için avansın bir sistem olarak devam etmesinin, Reçete Dağıtım Sistemine Kurum tarafından şerh düşülmüş olmasının ve Protokolün 3 yıllık bir dönemi kapsamasının, Protokolün eczacı aleyhine önemli eksiklikleri olduğunu vurguladı.
27.01.2009 tarihinde; 2009 Yılı Protokolünün 3.7 (sadece maddeye yeni eklenen son kısmın iptali istenmiştir.), 4.3.1, 4.3.4, 4.3.5, 5.1, 5.2, 5.3, 5.4, 5.5, 6.15 ve 7.10 maddelerinin hukuka aykırı olması nedeniyle yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay nezdinde dava açtık.
31.01.2009 tarihinde, Maliye Bakanlığı ile Türk Eczacıları Birliği arasında, Konsolide Bütçeye Tabi Kurum ve Kuruluşlar ile Yeşil Kartlı hastalara ait reçetelerin serbest eczanelerden karşılanmasına ilişkin 2009 Yılı Maliye Protokolü imzalandı.
04.09.2025 / 10:12 7820
05.09.2025 / 13:37 2651
04.09.2025 / 09:45 1255
05.09.2025 / 16:05 583